38. Bölüm Arfo ve Alex sabah erkenden kalkıp salonun olduğu yere giderler. Kadın "Çocuklar, üzgünüm ama bugün de yok" dedi. Alex "Şansımız buymuş, ne yapalım" dedi ve Sharren ile Krise'i kaldırdılar. Ardından kahvaltıya gitti. Krise, "Rozet toplamak zor iş, çok stresli geçiyor, vazgeçtim" dedi gülerek. Sonra da kahvaltılarını ettikten sonra Arfo, "Bugünkü plan ne?" diye sordu. Kimse bir şey söylemedi, çünkü akıllarına gelen bir şey yoktu... Sharrren: "Aman piknik yapmayalım!" dedi. Alex: "Bence de. Salon lideri de yok..." dedi. Arfo: "Bari bir yerlere gidelim, turistik bir alan olabilir." dedi. Sharren ise: "Yok ya, sıkılırım ben orda. Ne yani, Kabutops'un kemiklerine mi bakacağız?" dedi. Krise: "Doğru. Bari nasıl desem... Konser var mıdır?" dedi. Arfo ise: "Yok ya, ne konseri. Bizim için konser mi getirecekler sanki?" dedi. Sharren başını salladıktan sonra: "Uyuyalım." dedi. Alex: "Saçmalama. En iyisi tiyatroya gidelim, hem de ben bir şeyler öğrenmiş olurum." dedi. Hepsi kabul etti. Birlikte afiş bakmaya giderler. Afişte 3 farklı sinema vardır. Birisi komedi, birisi dram, diğeriyse aşk... Aralarında tartışırlar. Krise "Ayyy, aşka gidelim" dedi. Sharren "Yok yaa! Komedi varken aşka kim gider?" dedi. Arfo "Bence de" dedi. Alex güldü ve "Bence dram en iyisi." dedi. "Benim çalıştığım oyun da dram ayrıca" diye de ekledi. Aralarında küçük çaplı tartışırken Arfo, "En iyisi buraya ilk gelen birine fikir danışalım, o ne derse ona gidelim." dedi. Diğerleri de onayladı. Bir genç geldi. Arfo "Hangi tiyatroyu izleyeceksiniz?" diye sordu. Genç "Sinema varken tiyatroya kim bakar" der ve içeri gider. Alex: "Bir başkasına soralım." dedi. O da: "Komedi olan harikaydı! Ona gitmelisiniz." dedi. Arfo ve Sharren: "İşte, komediye gidiyoruz." dedi. Krise ve Alex somurttu... Biletlerini aldılar, daha vakitleri vardı. O zamana kadar ne yapacaklarını düşündüler, ama bunu düşünene kadar tiyatronun zamanı gelmişti bile. Hemen içeri girdiler, içerisi bomboştu. Sadece arka tarafta bir çift vardı, büyük ihtimalle de onların tiyatroya geliş amacı farklıydı. Yerlerine oturdular, tiyatro başladı, Alex ise en dikkatli izleyenleriydi... Tiyatrodan çıktıklarında arlarında tiyatro hakkında tartıştılar. Krise'in aklı romantik tiyatroda kaldı. Öğleden sonra... Akşama kadar ne yapabilirler? Önce bir lokantaya gidip lezzetli yemekler yediler. Sonra da bir parkta oturup sohbet ettiler. Ardından Pokécenter'a geri döndüler. Yorulmuşlardı... Herkes yatağına uzandı. Tangela ve Ruru hemen uykuya daldı. Diğerleri de biraz dinlendiler. Sharren: "Yine sıkıcı bir gündü, yine sıkıldım. Yarın inşallah salonun sahibi gelir de yarın da böyle aptal bir gün geçirmeyiz." dedi. Alex ise: "Bence gayet zevkliydi, yarın da Salon lideri gelmezse yine tiyatroya gideriz. Zaten bir sonraki adada benim tiyatrom var, gelirsiniz değil mi?" dedi. Diğerleri ise: "Tabii ki geliriz!" dedi. Alex: "Bu güzel, ne kadar çok kişi o kadar iyi... Hem siz de olursanız heyecanımı da yenmiş olurum." dedi. Sharren ise hala Alex gibi birisinin nasıl tiyatroda yetenekli olduğunu anlamakta güçlük çekiyordu... Herkes yorgunluğunu atmak için erkenden uykuya daldı. Ertesi sabah Arfo güneş doğarken uyandı. Salon Lideri Cissy'nin geldiğini gördü. Ardından o olup olmadığından emin olmak için koşarak salona gitti. Cissy "Evet, lider benim" dedi. Arfo Alex'i uyandırdı sessizce. Alex "Hadi gidelim" dedi. O sesle Krise de uyandı "Gelmiş mi?" diye sordu. Arfo "Evet" dedi. Krise, "O zaman ben birazdan Sharren'ı da uyandırırım, geliriz." dedi. Arfo ve Alex önden koşarak salona gittiler. Krise de Sharren'ı uyandırmaya başladı. Sharren Krise'i uyandırınca sharren ona: "N'oldu?" dedi. Krise ise: "Cissy gelmiş. Arfolar gitti, hadi biz de gidelim." dedi. Sharren başını salladı ve kalkıp gitmeye başladılar. İlk önce Arfo Cissy ile savaşacaktı... Alex ise ikinci olarak. Sharren Arfo'nun kulağına eğilerek: "Çok dikkatli ol, su Pokémonun yoksa bunu yenemezsin." dedi. "Benim yüzebilecek bir su Pokémonum yok!" dedi Arfo, Sharren da Krise'den Lapras'ın Pokéballını alıp Arfo'ya verdi ve: "Lapras işini görecek, zaten seni tanıyor... Kolay gelsin." dedi ve Krise'e Lapras'ı niye verdiğini söylerken, Arfo da salon lideriyle savaşmaya başladı, ya da yarışmaya... Cissy "İlk tur hedef vurma!" dedi ve gepgeniş bir havuz açıldı. Havuza bir Seadra gönderdi. Arfo da Omastar'ını gönderdi. Bir duvar açıldı ve iki masada toplam 6 tane şişe vardı. Cissy, "Onları tek seferde vurabilecek misiniz bakalım!" dedi. Sudaki Seadra tek seferde üç şişeyi de devirdi. Havuzun kenarındaki Omanyte da Su Pompası saldırısıyla diğer üçünü devirdi. Biraz gelişigüzel olsa da pek göze çarpmadı. Cissy "İlk turda hiç de fena değildin" dedi. Ardından ekledi, "Şimdi sıra 2. turda!" ve dışarı çıktı. Arfo ve diğerleri de onunla dışarı çıktı. Cissy deniz kıyısına geldi ve "Buradan göremeyeceğin kadar uzakta bir bayrak var. O bayrağa kadar yarışacağız. Beni yenersen, rozetim senindir." dedi. Arfo Krise'in verdiği Lapras'ı çıkardı. Cissy ise bir Blastoise. Arfo Lapras'ın üstüne atlayınca yarış başladı. Blastoise, Lapras'tan daha hızlı gitmekteydi. Bir ara Arfo bastırdı, aynı hizaya geldiler ama Blastoise yine hızlandı. Arfo'nun aklına dönüşte bir fikir geldi, Lapras'a suyun üstüne Buz Saldırısı yaptırır ve Lapras'ı onun üstüne çıkardı. Lapras, buzda daha hızlı gitmekteydi. Lapras kayarak giderken Blastoise'i geçti ve Blastoise'den 1-2 metre önde yarışı kazand. Arfo indiğinde Cissy oraya geldi ve: "Bunu hakettin ufaklık." dedi, rozeti uzattı ve ardından da Alex'e dönerek: "Hadi, sıra sende." dedi.  Krise maçtan sonra Arfo'nun yanına gitti. "Tebrik ederim" dedi. Ardından Pokéball'ı geri aldı. Arfo teşekkür etti. Sonradan Sharren ve Alex de onu tebrik etti. Ardından Alex "Sıra bende" dedi. Cissy, "Pokémon'larım biraz dinlenmeli. Sen, öğleden sonra gel" dedi. Alex "Tamam" dedi. Sonra dışarı çıktılar. Alex "Benim suda yüzen Pokémon'um yok. Lapras'ı da tekrar kullanamayız. Ne yapacağım?" dedi. Krise, "Merak etme, bir çözüm buluruz." dedi. Ardından Pokécenter'a gittiler yeniden. Sharren Alex'e: "Sana da Lapras verirsek anlar sonuçta, olmadı konuşuruz da 2.etabı değiştirir." dedi. "Umarım..." dedi Alex, "Shellder'ımı kullanacağım galiba." dedi. Sharren da: "Başka ne kullanacaktın ki?" dedi. Bir süre sonra Alex: "Hadi gidelim." dedi ve Cissy'nin yanına gittiler. Cissy: "Hoşgeldin." dedi. Alex ise: "Ya benim yüzen Pokémonum yok... 2. etabı değiştirsek olmaz mı?" dedi. Cissy düşündü ve: "Tabii ki." dedi. Alex sevindi ve: "Hadi başlayalım!" dedi. İlk etap masadaki şişeleri devirmekti.. Cissy Seadra ile tek seferde yaptı. Alex, Shellder'ı gönderdi. Shellder havuza giremedi, havuzun kenarından Water Gun ile devirdi şişeleri. Cissy, "Tebrikler" dedi ardından ikinci tur için havada uçuşan firizbiler görüldü. Tam 15 tane! Cissy hemen bağırarak "En çok vuran kazanır" dedi. Shellder 8 tanesini vurdu. Seadra ise 7 tane... Cissy, "Kolay oldu ama rozetini kazandın" dedi. Ardından rozeti verdi. Ardından dördü de yolculuğa çıktı. Alex ceketini açıp rozetini koyduktan sonra: "Evet, ilk rozetimizi kazandık. Sıradaki ada, karşıda." dedi. Sharren ise: "O yol çok uzak. Krise'in Lapras'ı ile gideceğiz yine, ama uzun sürecek deniz yolu." dedi. Krise başını salladı ve: "Çıkacağımız yere de biraz uzaktayız. Yarım saate orada olursak, 1 gün orada kalır ve yarın da Lapras'la yola başlarız." dedi. Hepsi onayladıktan sonra çıkacakları yola doğru ilerlediler. Konuşa konuşa ilerlediler, Pokémonları da dışarıda olarak... Varacakları yere geldiklerinde Arfo, "Hadi, herkes uyku tulumlarını çıkarsın. Erkenden yatalım, sabah güneş yeni doğarken yola çıkalım" dedi. Diğerleri de onayladı. Herkes tulumlarına yattı, hava yeni kararırken. Arfo kucağına Jacob ve Danny'yi aldı. Sharren Ruru'yla yattı. Alex Tangela'yı aldı. Krise, diğerlerinden bir kaç metre ileride yalnız başına yattı. Ertesi sabah Krise erkenden uyandı ve "Hadi kalkın tembeller" dedi. Diğerleri de oflaya puflaya kalktılar. Ardından kahvaltı etmeye karar verdiler. Herkes kendi Pokémon'larını çıkardı yeniden, doğal alana... Kahvaltıdan sonra "Hadi gidelim." dedi Sharren ve kalktı. Krise hemen Lapras'ını çıkardı ve Lapras'a bindiler, konuşa konuşa gitmeye devam ederlerken denizin altından bir ağlama sesi geldi. Alex: "Bu nerden geliyor?" dedi ve hemen denize atladı. Denizin içine girdiğinde yavru bir Tentacool buldu, onu çıkardı ve onunla oynamaya başladı. Tentacool'u kısa bir süre sonra: "Hadi bakalım, annenler seni merak eder." diyerek denize bıraktı. Ama bunu yanlış anlayan Tentacrueller, bir anda Alex'in etrafında toplandı. Bir Tentacruel Lapras'a saldırdı. Lapras suyun içine düştü. Krise hemen Pokéball'a çağırdı ve birlikte denizin aşağısına doğru yüzmeye başladılar. Tentacruel'ler de suyun altına girdi. Alex nefesini tutamadı ve suyun yüzeyine çıktı. Shellder'ı onu taşıyamayacağı için olduğu yerde beklemeye başladı. Sharren su Pokémon'u olmadığı için Krise'in yanından ayrılmıyordu. Krise Slowpoke'u çıkardı. Ona tutunarak ilerlemeye devam ettiler. Arfo ise Omastar'ı çıkardı, ama onunla ne yapacağını bile bilmiyordu... Tentacruellar arkadan gelmekteydi. "Hızlı olalım!" diye bağırdı Alex. Hızlı hızlı yüzmeye çalıştılar ama ne fayda... En sonunda bir Tentacruel yakaladı Alex'i, denizin içine doğru çekti. Arfo hemen onu kurtarmak için denize daldı ve Tentacruel'e karşı Omastar'ını gönderdi. Omastar Tentacruel'i yense de daha çok Tentacruel vardı... Arfo hemen Alex'i bacağından çekerek denize çıkardı, ardından da yüzmeye devam ettiler ama pek de şansları yoktu, Tentacrueller onlardan çok daha hızlıydı...